cocukluk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
cocukluk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Şubat 2011 Cuma

Dun hava cok guzeldi burada. Kendimizi nehir kenarina attik hemen.
Derin, bebek arabasinda uyuyordu. Biz Defne'yle ordeklere ekmek attik, sohbet ettik, ciceklere boceklere baktik. Papatyalar acmis, Defne sevincle bagirdi ortalikta "papatya,papatya" diye diye.






Sonra Derin uyandi, gozlerini acip disarda oldugunu gorunce oyle senlendi ki..
         
Bahar geliyor,yasasin!


14 Şubat 2011 Pazartesi

Derin dunyayi kesfederken

Mutfaktan bahceye acilan kapiyi kesfetti ya, artik Derin'i tutabilene ask olsun!
Yerler islakmis, hava sogukmus hic umurunda degil. Kibar Defne'm bu kadar kucukken hic hoslanmazdi cimlerden,topraktan ; elleri kirlensin istemezdi :)

Bahcede rahat rahat oynamasi icin bir tulum almam lazim acilen.





3 Şubat 2011 Perşembe

Derin buyurken

Bebeklerin 1 yasina girdikten sonra buyuk bir degisim gecirdikleri bir donem var. Derin su an oyle bir an'i yasiyor. Cok seviyorum bu donemi. Birden bire zihinleri aciliyor sanki,soylediginiz seyleri daha bir anlayarak bakiyorlar yuzunuze, daha cok tepki veriyorlar. Defne'den de cok net hatirliyorum bu  donemi.
Defne ve Derin cok farkli karakterler.
Derin dogustan 5-6 aylik olana dek nispeten kolay bir bebekti. Geceleri 2-3 kez uyanirdi. Defne'de daha cok zorlandigimi hatirliyorum. Bir kere, Defne zor uyuyan bir bebekti. Derin ise uykusu gelince fazla naz yapmadan uyuyan bir bebek.Gel gor ki, 4.aydan sonra gunduz uyudugunda, en fazla yirmi dakika-yarim saat uyumaya basladi. Defne ise 1.5-2 saat uyurdu gunduzleri.
Ne olduysa 7-8 aylikken oldu. Tipiktir,bebekler dis cikarmaya, bir takim gelismeler gostermeye baslar bu donemde,geceleri de daha cok uyanmaya baslarlar. Nitekim Derin'de de ayni seyler oldu.Hala da duzelmis degil.Zaten 2-2.5 yasina kadar cok sey beklemiyorum bu konuda. Defne'den hazirlikliyim :)
Derin Defne'ye gore daha sosyal bir bebek. Yabancilardan cekinmiyor, hemen herkesin kucagina atlayip gulucukler saciyor. Defne'yo oyun gruplarina ya da kutuphaneye falan goturdugumde yanimdan bir an olsun ayrilmazdi. Ancak 2.5 yas civarinda benden 1-2 metre uzakta oynamaya baslamisti. Derin ise arkasina bakmadan basip giden bir cocuk. Karakterin disinda bir de ilk cocuk ve ikinci cocuk olmanin da etkili oldugunu dusunuyorum bu konuda. Defne'den dolayi, Derin baska cocuklara da daha kolay yaklasabiliyor.
Turkiye'den buraya tasinacagimiz donemde yeni bir huy edindi: yataga yatirdigimiz an uyanmaya basladi. Gunduzleri genelde slingte uyuyordu zaten, hepten slingte uyur oldu. Gun icinde disari ciktigimizda pusette durmuyordu, en fazla 40-45 dakika sonra aglamaya basliyordu. O yuzden disari cikarken de surekli slingteydi. Aksamlari da ben koltukta, Derin kucagimda uyuyordu. Cok zor oluyordu,yerimden kipirdayamiyordum cunku. Yatirsam 20 dakika sonra uyaniyor,sonra uyutmasi zor oluyordu. Bugunlerde yavas yavas bu dongu kirilmaya basladi. Iki hafta once puseti cikardim,ozlemis mi ne, guzel guzel oturuyor simdi.
Aksamlari uyudugunda, biz otururken en azindan koltuga yatirabiliyorum. Bazen uyaniyor,emziriyorum, kucagimda uyuyor bir sure,sonra rahat edemedigini hissediyorum,yatiriyorum koltuga,uyanmiyor artik. Defne'den daha sosyal,daha rahat olmasina ragmen, dokunmaya, kucaklanmaya cok ihtiyac duyan bir bebek. Ihtiyaci karsilanmis olmali ki,yavas yavas atlatiyor bu donemi.
Bir ay kadar once yurumeye basladi, tabii dunyasi degisti cocugun. Yeni bir takim huylar edinmeye basladi. Ornegin ciglik atmak gibi.. Bir seyi istedi diyelim, ama ona veremeyecegimiz,bebek icin uygun olmayan bir sey,basiyor cigligi. Beni goremedi diyelim odada, ciglik atiyor. Seviniyor ciglik atiyor. Veya Defne onundeki oyuncagi aldi diyelim, basiyor yaygarayi.
Yakin arkadaslarimin cocuklarinda hic gormedim boyle bir ciglik atma olayini. Ama baska ortamlarda gordum ve ne yalan soyleyeyim, anne-baba cocukla pek ilgilenmemisler ki,cozumu ciglik atarak,bagirarak iletisim kirmakta bulmus diye dusunurdum. Derin sayesinde boyle olmadigini ogrenmis oldum :)
Bir yerde okumustum ya da duymustum,tam hatirlamiyorum ama suna benzer bir seydi:Tek cocugu olanlar, tum cocuklari kendi cocuklari gibi zannedermis. Iki cocugu olanlar cocuklarin biraz farkli oldugunu dusunurmus.Uc cocugu olanlar ise tum cocuklarin birbirinden farkli oldugunu anlarmis :))
Derin'in bu ciglik atma olayini nasil cozebilirim diye arastirinca "baby signing" cikti karsima. Bir kac anneyle konustum, erkekler kizlardan daha gec konustuklari icin cok faydali bulmuslar. Bu sayede cocuklari, duygularini ifade etmeyi ogrenmis, daha sakin olmuslar.
Dvd'yi ismarladim,bakalim,bekliyorum. Bir faydasi olacak mi, paylasirim ileride.
Bugunlerde Playful Parenting diye bir kitap okuyorum bir de, ebeveynlikle ilgili okudugum en iyi kitaplardan biri. Ozellikle 3 yasindan buyuk cocugu olanlar icin cok yararli olabilecek bir kitap. Bu kitap ayri bir yazi konusu.

27 Ocak 2011 Perşembe

Gunun sozu

Kaynak: Children's Books

"Cocuklar,anne-babalarinin kucaklarinda okur olurlar." Emilie Buchwald
Dogru soze ne denir,yurekten katiliyorum.

14 Ocak 2011 Cuma

Lavenders blue dilly dilly

Daha once bahsetmistim, Ingiltere'deki kutuphanelerde cocuklar icin cok guzel seyler yapiyorlar.
Sali gunleri saat 11.00-11.30 arasinda tekerleme saati oluyor,0-18 aylik bebekler icin.
Sali sabahlari biz oradayiz. Defne anaokuluna ogleden sonra gittigi icin ucumuz beraber gidiyoruz. Kutuphanede yillardir bu isi yapan ,artik bundan pek zevk almayan ve bunu da her firsatta dile getiren yasli bir memur teyze vardi. O birakmis bu isi, disaridan bir anne, kiziyla beraber geliyor, muhtemelen gonullu olarak yurutuyor bu isi. Cok keyif alarak yapiyor; bu da hem biz annelere hem de bebislere yansiyor. Daha once hic duymadigim Ingiliz folk sarkilari ve tekerlemeler soyluyor, soyletiyor.
Lavender Dilly Dilly da bunlardan biri. Hem melodisi cok guzel, hem de lavanta cicegini cok sevdigimiz icin sanirim, ikimiz de cok seviyoruz bu sarkiyi. Wikipedia'ya gore kokleri 17. yuzyila dayanan, 30 degisik versiyonu olan bu sarkiyi dinlemek isterseniz tiklayin:


Cocuk sarkisi formatinda olan,bizim de kutuphanede soyledigimiz versiyonu ise boyle


17 Aralık 2010 Cuma

Anneee,bak ne var burada!

"Annee,baak ne var burada?" diye heyecanla beni cagirdi dun sabah.
"Ne var?" dedim.
"Bak" dedi,eline alip yere dusmus bir yildizi (El isi kutusundan dusmus,minicik,parlak bir yildiz)
"Biz uyurken gece gokyuzunden dusmus bu yildiz buraya" dedi.
Yuzune baktim,emin olmak icin,farkinda mi,yoksa onun gercekten gokyuzunden dustugunu mu dusunuyor diye.
"Buraya koyalim,aksam gelince babaya gostercem" dedi.
Evet,gokyuzunden dustugunu dusunuyordu.Birden aklima kendi cocuklugum geldi.
Almanya'dan arabayla Turkiye'ye tatile geldigimiz gunler.
En sevdigim cizgi film Heidi.
Avusturya'dan gecerken,Alp daglarini gosterip "Bak"diyor babam, "Heidi'nin evi orada iste."
"Ama gorunmuyor buradan" diyorum.
Bulutlardan gorunmuyor daglarin tepesi.
"Orada,orada" diyor babam."Cook yukarda Heidi'nin evi,o yuzden goremiyorsun."
Hep inanirdim babama.
Defne de,o yasa gelmis,demek ki.
Gercekle hayalin birbirine karistigi guzelim cocukluk..

27 Eylül 2010 Pazartesi

Babies



Cumartesi aksami Babies'i seyrettim.Ilk Acalya'dan duymustum,sonra Yasemin de yazdi.Merak edip duruyordum.
Dunyanin dort ayri yerinden,Amerika'dan,Japonya'dan,Mogalistan'dan ve Namibya'dan dort bebegin hayatini konu alan bir belgesel Babies.Dogduklari gunden yurumeye baslayana kadar,yaklasik bir yas dersek,ilk bir yillari ele aliniyor.
Konusma yok pek.Bebeklerin anne babalari degil,bebeklerin kendileri,hareketleri,bakislari,sesleri on plana cikarilmis.Basit ama cok guzel bir film/belgesel olmus.
Her bebegin yasadigi cevre kendine ozgu.Her anne-baba farkli yaklasiyor bebegine,icerisinde bulundugu kosullara gore.Dort degisik kulturde yetisen bu cocuklar icin asil onemli olanin ne oldugunu yeniden gosteriyor bize film:Cocukluk bir macera. Ister iki tasla oynayin ister en son cikan oyuncaklarla,ihtiyaciniz olan en onemli sey,yaninizda size sevgi gosterecek,bagimsiz olmaniza yardimci olacak bir ailedir.
Siddetle tavsiye ederim.